Emek Partisi Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, son dönemlerde fındık işçilerinin ücretleri üzerinden yapılan tartışmaların doğru olmadığını belirterek, “Uygulanan tarım politikalarından hem tarım işçileri hem de üretici köylü olumsuz etkileniyor. Asıl sorumlu fındığa değerinde bir alım fiyatı açıklamayan ve yeterince fındık almayan iktidardır.” dedi.
Emek Partisi Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, Valilik tarafından açıklanan fındık işçiliği ücretinin yetersiz olduğunu vurgulayarak, “İşçi ile üreticiyi karşı karşıya getiren açıklamaları doğru bulmuyoruz. Uygulanan tarım-fındık politikalarından hem fındık işçileri hem de fındık üretici köylüleri mağdur oluyor. Asıl sorumlu iktidar iken üreticilere işçileri, işçilere de üreticiyi sorumlu göstermeye çalışıyorlar. İktidarın ve tarım gıda şirketlerinin bu oyununa Ziraat Odaları temsilcilerinin de katılması kabul edilemez. Ortada bir gerçek var. İşçi ücretleri olarak açıklanan 448 TL de yetersiz, fındığa verilmek istenen fiyatta yetersiz. Hem işçi hem de üretici emeğinin, ürününün karşılığını alabilmek için birlikte mücadele etmek zorundadır.” dedi. Soruna iki yönüyle bakmak gerekiyor
Poyraz, işçilerin ve üreticilerin birbirini suçlaması gerekmiyor diyerek, “Soruna iki kesim açısından ayrı ayrı bakmak gerekiyor. Fındık işçiliği asgari ücretle eşitlenecek bir işkolu değil. Asgari ücretin üzerinde olmalı. Bu nedenle de 650-700TL fazla bir ücret değil. Fazla diyen de bu ücret altında çalışmayı kabul etmiyor. İşin diğer yönü olan üretici bakımından değerlendirdiğimizde iktidarın açıklayacağı fiyat (tahmini 75-80 TL arası algısı yaratılıyor) göz önüne alındığında 650-700 TL çok fazla. Bu durumda üretici köylü işçinin ücretini düşürmeye çalışıyor. Sonra da iki kesim birbirini suçlamaya başlıyor. Bu yöntem doğru değil.” dedi. Ne yapmalı?
Öncelikle her yıl uygulanan politikanın değiştirilmesi için mücadele etmenin şart olduğunu vurgulayan Poyraz, “Öncelikle üretici köylü örgütlenmelidir. Sendikasında, derneğinde bir araya gelip ürününün, emeğinin değerini almak için mücadele etmelidir. Fındığın kaç TL olması gerektiğini, masrafını, enflasyonu, geçim koşullarını dikkate alarak dillendirmeli ve hükümetin bu fiyatı açıklaması için baskı oluşturmalıdır. İl il, ilçe ilçe, köy köy basın açıklaması, yürüyüş gibi etkinlik ve eylemelerle sesini duyurmalı. Fındığını değerinde satarsa 700 TL ücret fındık üreticileri rahatsız etmeyecek, işçiler de emeklerinin karşılığını almış olacak. Yani işçilerle üreticiler rakip değil, ortaklar. Üreticiler fındığa 120 TL istemeliler ki ücret adaleti sağlanabilsin.” dedi.
Emek Partisi Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, Valilik tarafından açıklanan fındık işçiliği ücretinin yetersiz olduğunu vurgulayarak, “İşçi ile üreticiyi karşı karşıya getiren açıklamaları doğru bulmuyoruz. Uygulanan tarım-fındık politikalarından hem fındık işçileri hem de fındık üretici köylüleri mağdur oluyor. Asıl sorumlu iktidar iken üreticilere işçileri, işçilere de üreticiyi sorumlu göstermeye çalışıyorlar. İktidarın ve tarım gıda şirketlerinin bu oyununa Ziraat Odaları temsilcilerinin de katılması kabul edilemez. Ortada bir gerçek var. İşçi ücretleri olarak açıklanan 448 TL de yetersiz, fındığa verilmek istenen fiyatta yetersiz. Hem işçi hem de üretici emeğinin, ürününün karşılığını alabilmek için birlikte mücadele etmek zorundadır.” dedi. Soruna iki yönüyle bakmak gerekiyor
Poyraz, işçilerin ve üreticilerin birbirini suçlaması gerekmiyor diyerek, “Soruna iki kesim açısından ayrı ayrı bakmak gerekiyor. Fındık işçiliği asgari ücretle eşitlenecek bir işkolu değil. Asgari ücretin üzerinde olmalı. Bu nedenle de 650-700TL fazla bir ücret değil. Fazla diyen de bu ücret altında çalışmayı kabul etmiyor. İşin diğer yönü olan üretici bakımından değerlendirdiğimizde iktidarın açıklayacağı fiyat (tahmini 75-80 TL arası algısı yaratılıyor) göz önüne alındığında 650-700 TL çok fazla. Bu durumda üretici köylü işçinin ücretini düşürmeye çalışıyor. Sonra da iki kesim birbirini suçlamaya başlıyor. Bu yöntem doğru değil.” dedi. Ne yapmalı?
Öncelikle her yıl uygulanan politikanın değiştirilmesi için mücadele etmenin şart olduğunu vurgulayan Poyraz, “Öncelikle üretici köylü örgütlenmelidir. Sendikasında, derneğinde bir araya gelip ürününün, emeğinin değerini almak için mücadele etmelidir. Fındığın kaç TL olması gerektiğini, masrafını, enflasyonu, geçim koşullarını dikkate alarak dillendirmeli ve hükümetin bu fiyatı açıklaması için baskı oluşturmalıdır. İl il, ilçe ilçe, köy köy basın açıklaması, yürüyüş gibi etkinlik ve eylemelerle sesini duyurmalı. Fındığını değerinde satarsa 700 TL ücret fındık üreticileri rahatsız etmeyecek, işçiler de emeklerinin karşılığını almış olacak. Yani işçilerle üreticiler rakip değil, ortaklar. Üreticiler fındığa 120 TL istemeliler ki ücret adaleti sağlanabilsin.” dedi.
