Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
Büyüme rakamlarının beklentileri karşıladığını belirten Gülsoy, "Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2022 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 3.9 büyümüştür. Global piyasada yaşanan tüm olumsuzluklara ve tedarik zincirlerindeki aksamalara rağmen mevcut yüzde 3.9’luk büyüme rakamı beklentileri karşılamıştır. Yeni ekonomi planının ve bu kapsamda ele alınan yöntemlerin bu büyümeye olan olumlu katkılarını görmekteyiz. Bu rakamlar, Türkiye'nin büyümesi ve güçlenmesi adına umut vericidir. Sonraki dönemlerimizde de bu büyümeyi istikrarlı ve sürdürülebilir kılacak çalışmalar yapmamız gerekmektedir" dedi.Büyümenin kalıcı ve sürdürülebilir olması ve yatırımların artması için fiyat istikrarı ve finansal istikrarın hayati önem taşıdığına vurgu yapan Başkan Gülsoy, "Sanayi sektörünün nitelikli işgücü, verimlilik ve yerli hammadde girdileriyle desteklenmesi gerekmektedir. Ayrıca devam eden yapısal sorunlarının çözüme kavuşturulması ve desteklerin devam etmesi önem arz etmektedir. Bu rakamlar, ülkemizin yatırım ve üretim kararlılığının en zor şartlar altında dahi devam ettiğini göstermesi bakımından çok kıymetlidir. Mevcut yatırım iştahının etkin bir şekilde korunması ve desteklenmesi önem arz etmektedir. İlave olarak, turizm gelirlerindeki artış miktarı da sevindiricidir. Bunu da gözden kaçırmamamız gerekmektedir. Avrupa’daki enerji krizi öngörülen şekliyle devam ederse, kış turizminde de ülkemize önemli turizm geliri sağlanacağı kanaatindeyim. " ifadelerini kullandı.Pandemi sonrası yaşanan yüksek enflasyon gibi olumsuz birtakım gelişmeler gelir dağılımını bozsa da, Türkiye'nin büyümeye devam edebildiğini, hızlı büyüme kabiliyetine sahip olduğunu bir kez daha açıklanan bu rakamların ortaya koyduğunu belirten Başkan Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:"Avrupa ve ABD’de etkileri hissedilen küresel resesyonun ülkemize çeşitli açılardan yansımalarının olduğu, küresel emtia ve enerji fiyatlarının arttığı, bir yandan da tedarik zincirlerindeki sorunların halen tam olarak çözülmediği bu zor dönemde; Türkiye ekonomisinin 2. çeyrekte yüzde 7,6 oranında büyümesinin ardından 3. Çeyrekte de yüzde 3,9 büyüme göstermesini memnuniyetle karşılıyoruz. Açıklanan bu olumlu veri, 2022 yıllık büyüme hedefi olan yüzde 5’lik büyümenin yakalanabileceğini, hatta bu hedefin üzerine çıkılabileceğini işaret etmektedir. İş dünyamız bütün zorlu şartlar altında dahi canla başla çalışmaktadır. Burada önemli olan sürdürebilirliktir. Göstergeler reel sektörün çalışmaktan, üretmekten vazgeçmediğini ortaya koymaktadır. Ayrıca, enerji ve sanayi yatırımları da istenilen seviyelere ulaşırsa büyümemize etkisi daha da fazla olacaktır. Zaman geçirmeden rotamızı kesintisiz büyümeye çevirip, yapısal değişiklikleri tamamlamamız gerekiyor. Daha fazla üretim, yatırım, istihdam, ihracat için kamu ve özel sektör el birliği ve ortak akıl ile şimdi daha çok çalışma zamanıdır. Önümüzdeki dönemde de Türkiye'nin daha fazla nitelikli büyümesi, büyümenin tabana dengeli yayılması ve dış talebe dayalı büyümesine daha fazla katkı sunmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Özel sektörün azmi ve iştahı yerinde ama Finansman konusunda destek beklediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu zorlu süreçte tüm sorunlarımızda yanımızda olan güçlü sesimiz TOBB Başkanımız Sn. Rifat Hisarcıklıoğlu'na, iş dünyamıza sağladığı destekler nedeniyle Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerimi sunuyorum."
Büyüme rakamlarının beklentileri karşıladığını belirten Gülsoy, "Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2022 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 3.9 büyümüştür. Global piyasada yaşanan tüm olumsuzluklara ve tedarik zincirlerindeki aksamalara rağmen mevcut yüzde 3.9’luk büyüme rakamı beklentileri karşılamıştır. Yeni ekonomi planının ve bu kapsamda ele alınan yöntemlerin bu büyümeye olan olumlu katkılarını görmekteyiz. Bu rakamlar, Türkiye'nin büyümesi ve güçlenmesi adına umut vericidir. Sonraki dönemlerimizde de bu büyümeyi istikrarlı ve sürdürülebilir kılacak çalışmalar yapmamız gerekmektedir" dedi.Büyümenin kalıcı ve sürdürülebilir olması ve yatırımların artması için fiyat istikrarı ve finansal istikrarın hayati önem taşıdığına vurgu yapan Başkan Gülsoy, "Sanayi sektörünün nitelikli işgücü, verimlilik ve yerli hammadde girdileriyle desteklenmesi gerekmektedir. Ayrıca devam eden yapısal sorunlarının çözüme kavuşturulması ve desteklerin devam etmesi önem arz etmektedir. Bu rakamlar, ülkemizin yatırım ve üretim kararlılığının en zor şartlar altında dahi devam ettiğini göstermesi bakımından çok kıymetlidir. Mevcut yatırım iştahının etkin bir şekilde korunması ve desteklenmesi önem arz etmektedir. İlave olarak, turizm gelirlerindeki artış miktarı da sevindiricidir. Bunu da gözden kaçırmamamız gerekmektedir. Avrupa’daki enerji krizi öngörülen şekliyle devam ederse, kış turizminde de ülkemize önemli turizm geliri sağlanacağı kanaatindeyim. " ifadelerini kullandı.Pandemi sonrası yaşanan yüksek enflasyon gibi olumsuz birtakım gelişmeler gelir dağılımını bozsa da, Türkiye'nin büyümeye devam edebildiğini, hızlı büyüme kabiliyetine sahip olduğunu bir kez daha açıklanan bu rakamların ortaya koyduğunu belirten Başkan Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:"Avrupa ve ABD’de etkileri hissedilen küresel resesyonun ülkemize çeşitli açılardan yansımalarının olduğu, küresel emtia ve enerji fiyatlarının arttığı, bir yandan da tedarik zincirlerindeki sorunların halen tam olarak çözülmediği bu zor dönemde; Türkiye ekonomisinin 2. çeyrekte yüzde 7,6 oranında büyümesinin ardından 3. Çeyrekte de yüzde 3,9 büyüme göstermesini memnuniyetle karşılıyoruz. Açıklanan bu olumlu veri, 2022 yıllık büyüme hedefi olan yüzde 5’lik büyümenin yakalanabileceğini, hatta bu hedefin üzerine çıkılabileceğini işaret etmektedir. İş dünyamız bütün zorlu şartlar altında dahi canla başla çalışmaktadır. Burada önemli olan sürdürebilirliktir. Göstergeler reel sektörün çalışmaktan, üretmekten vazgeçmediğini ortaya koymaktadır. Ayrıca, enerji ve sanayi yatırımları da istenilen seviyelere ulaşırsa büyümemize etkisi daha da fazla olacaktır. Zaman geçirmeden rotamızı kesintisiz büyümeye çevirip, yapısal değişiklikleri tamamlamamız gerekiyor. Daha fazla üretim, yatırım, istihdam, ihracat için kamu ve özel sektör el birliği ve ortak akıl ile şimdi daha çok çalışma zamanıdır. Önümüzdeki dönemde de Türkiye'nin daha fazla nitelikli büyümesi, büyümenin tabana dengeli yayılması ve dış talebe dayalı büyümesine daha fazla katkı sunmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Özel sektörün azmi ve iştahı yerinde ama Finansman konusunda destek beklediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu zorlu süreçte tüm sorunlarımızda yanımızda olan güçlü sesimiz TOBB Başkanımız Sn. Rifat Hisarcıklıoğlu'na, iş dünyamıza sağladığı destekler nedeniyle Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerimi sunuyorum."
