Ordu'da bir ilçe Kahverengi Kokarcaya teslim oldu. Fındık bahçeleri, tarla, ev, samanlık ne varsa kokarcanın etkisi altında kaldı. Fatsalılar günlerdir yaşanan faciayı haykırıyor. Fatsalıların sesi birtürlü cevap bulamıyor.
Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş, sonunda isyan etti.
Fatsa'nın kaderine terk edildiğini savunan Başkan Karataş, yetkililerden yardım istedi.
Başkan Karataş'ın açıklaması şöyle;Geçtiğimiz günlerde fındık fiyatları ve kokarca zararlısının etkileriyle ilgili bir açıklama yapmış, yetkilileri inisiyatif almaya davet etmiştik. Halen makul ve mantıklı hiçbir hareket gelmemiş olması nedeniyle önerilerimizi daha yüksek sesle yeniden vurgulamak boynumuzun borcudur. Çünkü artık sahil kesimi diye nitelediğimiz kesimde hasat dönemi bitti, fındık pazara indi ve felaketin boyutlarını net olarak gördük.
Daha önce detaylarıyla değindiğimiz teknik hususları, zarar oranını tekrar konuşarak zaman kaybetmek istemiyoruz zira tedbir alınmadan geçen her an aleyhimize işlemektedir. Açık ve net ifade ediyoruz yaşanan mağduriyetler çok büyüktür.
Devletimizden daha önce vurguladığımız gibi bir an önce tedbir almalarını bekliyoruz. Konu ile ilgili paydaş tüm kurumlar devreye girerek mağduriyeti giderecek hızlı bir çalışma ile gerekirse FİYAT DA KIRMADAN vatandaşın elinde kalan fındığı almalıdır. Yüce devletimiz, ilgili kurumlarımız, üreticiyi, vatandaşı kaderlerine terk etmemeli, sosyal devletin gerekliliklerini yerine getirerek bu maliyete gerekirse kendisi katlanmalı ve ürüne sahip çıkmalıdır. 130 lira olarak açıklanan fiyata rağmen yaşadığımız bu felaket ortamında ürününü 20 liraya satmak zorunda kalan, hatta hiç satamayan insanımızı bu halde görmek bizleri derinden yaralamaktadır.
Hatırlatmak istediğimiz diğer husus üreticinin mağduriyetinin giderilmesinin yanında, zararlıdan kurtuluşun etkili ve bilimsel yolları ile uygulamaların ACİLEN başlaması gereğidir. Gerekirse bölgemiz DERHAL AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİDİR. Bu mücadeleye bir deprem, yangın, bir afet ciddiyetiyle yaklaşılmalıdır.
Yoksa bu yıl düşük rakımlı havzada yaşanan facia önümüzdeki yıl yüksek rakıma da sirayet edecektir. Aynı şekilde bu yıl fındığı tehdit eden bu zararlı önümüzdeki yıl bölgemizin diğer ürünlerine de musallat olacak ve çok kısa sürede maalesef bölgemizde tarımı tamamen bitirebilecektir. Çok yakın bir gelecekte “Artık bu bölgede fındık yok” gibi bir cümle kurmak zoruna kalırsak bu başta devletimiz olmak üzere hepimizden evlatlarımıza kalacak bir utanç vesikası olacaktır. Bunu yaşamaya ve yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur.
Son olarak; Karadeniz insanı merttir. Devletine, milletine başka yörelerde pek de göremeyeceğiniz kendine özgü eşsiz bir bağla bağlıdır. Ülkenin başka bölgelerinde deprem, sel, yangın, afet olduğunda önünü arkasını düşünmeden koşar. Kriz anlarında, zor zamanlarda önce bizim insanımız devletine, hükümetine hep sahip çıkar. Bugün iktidarda olan, vurguladığımız sorunlara çözüm sunacak iradenin dönüp bölgeden gelen oy oranına bakması bile insanımızın devletine, hükümetine gösterdiği değeri kıymeti görmek açısından yeterlidir.
Karadeniz insanı şimdi zor durumdadır ve asıl şimdi borç ödeme, vefa gösterme zamanıdır.
Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş, sonunda isyan etti.
Fatsa'nın kaderine terk edildiğini savunan Başkan Karataş, yetkililerden yardım istedi.
Başkan Karataş'ın açıklaması şöyle;Geçtiğimiz günlerde fındık fiyatları ve kokarca zararlısının etkileriyle ilgili bir açıklama yapmış, yetkilileri inisiyatif almaya davet etmiştik. Halen makul ve mantıklı hiçbir hareket gelmemiş olması nedeniyle önerilerimizi daha yüksek sesle yeniden vurgulamak boynumuzun borcudur. Çünkü artık sahil kesimi diye nitelediğimiz kesimde hasat dönemi bitti, fındık pazara indi ve felaketin boyutlarını net olarak gördük.
Daha önce detaylarıyla değindiğimiz teknik hususları, zarar oranını tekrar konuşarak zaman kaybetmek istemiyoruz zira tedbir alınmadan geçen her an aleyhimize işlemektedir. Açık ve net ifade ediyoruz yaşanan mağduriyetler çok büyüktür.
Devletimizden daha önce vurguladığımız gibi bir an önce tedbir almalarını bekliyoruz. Konu ile ilgili paydaş tüm kurumlar devreye girerek mağduriyeti giderecek hızlı bir çalışma ile gerekirse FİYAT DA KIRMADAN vatandaşın elinde kalan fındığı almalıdır. Yüce devletimiz, ilgili kurumlarımız, üreticiyi, vatandaşı kaderlerine terk etmemeli, sosyal devletin gerekliliklerini yerine getirerek bu maliyete gerekirse kendisi katlanmalı ve ürüne sahip çıkmalıdır. 130 lira olarak açıklanan fiyata rağmen yaşadığımız bu felaket ortamında ürününü 20 liraya satmak zorunda kalan, hatta hiç satamayan insanımızı bu halde görmek bizleri derinden yaralamaktadır.
Hatırlatmak istediğimiz diğer husus üreticinin mağduriyetinin giderilmesinin yanında, zararlıdan kurtuluşun etkili ve bilimsel yolları ile uygulamaların ACİLEN başlaması gereğidir. Gerekirse bölgemiz DERHAL AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİDİR. Bu mücadeleye bir deprem, yangın, bir afet ciddiyetiyle yaklaşılmalıdır.
Yoksa bu yıl düşük rakımlı havzada yaşanan facia önümüzdeki yıl yüksek rakıma da sirayet edecektir. Aynı şekilde bu yıl fındığı tehdit eden bu zararlı önümüzdeki yıl bölgemizin diğer ürünlerine de musallat olacak ve çok kısa sürede maalesef bölgemizde tarımı tamamen bitirebilecektir. Çok yakın bir gelecekte “Artık bu bölgede fındık yok” gibi bir cümle kurmak zoruna kalırsak bu başta devletimiz olmak üzere hepimizden evlatlarımıza kalacak bir utanç vesikası olacaktır. Bunu yaşamaya ve yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur.
Son olarak; Karadeniz insanı merttir. Devletine, milletine başka yörelerde pek de göremeyeceğiniz kendine özgü eşsiz bir bağla bağlıdır. Ülkenin başka bölgelerinde deprem, sel, yangın, afet olduğunda önünü arkasını düşünmeden koşar. Kriz anlarında, zor zamanlarda önce bizim insanımız devletine, hükümetine hep sahip çıkar. Bugün iktidarda olan, vurguladığımız sorunlara çözüm sunacak iradenin dönüp bölgeden gelen oy oranına bakması bile insanımızın devletine, hükümetine gösterdiği değeri kıymeti görmek açısından yeterlidir.
Karadeniz insanı şimdi zor durumdadır ve asıl şimdi borç ödeme, vefa gösterme zamanıdır.