Ulus devletler kurulurken, baz olarak Irk ve Irka dayalı kültürü esas aldılar. Ulusal kültür, tarihten gelen yaşam tarzının sosyolojik tezahürü olarak kendini gösteriyor. İçerisinde din, gelenek, örf ve adetler ile ahlaki değerler var. Ulusal kültürün, zaman ve mekan açısından transferinde en önemli unsur ise lisandır.
Dolar egemenlerinin amacı "dünyayı mümkün olduğu kadar küçük devletlere" bölmek. Bu sayede, sadece doları kullanarak Dünya İmparatorluğuna ve Egemenliğine sahip olmak mümkün. Gayelerine ulaşmak için "kurulu siyasal düzeni bozma" eylemleri durmuyor.
Hedef alınan ilk nokta ulusal lisandır. Ulusal lisanı yok olan milletler tarih sahnesinden kolay siliniyor. Nihayi hedefi gerçekleştirmek amacıyla Türkçeye savaş açıldı. Etrafınıza ve AVM lere bakınız. İngilizce'nin nasıl yaygın ve etkin şekilde tabelalarda kullanıldığını göreceksiniz. Yetmedi şimdilerde Arapca tabelalar dükkanları süslüyor.
Kolejlerde ve Üniversitelerde Yabancı Lisan ile eğitim moda oldu. Amaç bir şekilde Türkçeyi yok etmek. Türkçenin yok oluşuyla birlikte "sosyolojik iletişim sistemi" dumura uğratılacak. Türk kültürünün zaman ve mekan iletişiminin önü kesilecek. Ortaya çıkan boşluk "yapay şekilde oluşturulmuş" ve adına Batı Kültürü denilen yoz anlayış ile doldurulacaktır.
Sadece Lisandaki yozlaşma yetmiyor. Ulusal kültürün aşağılanması da gerekiyor. Batı'da yaşayanlar bilir. Batılılar "Türk Kültürünü aşagılama" gayretinden asla vezgeçmiyor. Benzer durum Türkiye dahilinde de moda oldu. Geleneksel dokunun parçalanması amacıyla, görünmeyen bir kuvvet" her yolu deniyor.
Nitekim Nobel ödülü alan Sn. Sancar"ı arayan gazeteci "Arapmısınız" diye soruyor. Kültürel açıdan, Türklerin "nobel ödülü alacak seviyede gelişmedikleri" imajını işliyor.
Kendi içimizde yozlaşmış ya da satılmışlara dikkat ediniz. Her sözlerinde "biz Türkler yapamayız, beceriksiz milletiz" gibi söylemleri dilinden düşürmüyor. Amaç, kültürümüze karşı bizleri yabancılaştirmak ve kültürel boşluk yaratmaktır.
Biz Türkler dindar bir milletiz. Bu zafımızdan istifade etmek isteyen kültür düşmanları, Türkçeyi yok emek amacıyla arapçayı kullanıyor. Din adı altında, arap kültürünü egemen kılmaya çalışıyor.
Ulu Önder Atatürk "kültür emperyalizminin amacını" çok iyi biliyordu. Kültür emperyalizmine karşı mücadele etmek amacıyla, Türk Dil ve Tarih Kurumunu kurdu. İş Bankasındaki hisselerinin gelirini bu kurma bıraktı.
Türk Dil ve Tarih Kurumuna görev düşüyor.