Adıgüzel ile Enginyurt fena kapıştı

TAKİP ET

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel tarafından TBMM’de verilen Fındık Araştırma Önergesi red edilirken görüşme sırasında zaman zaman sert tartışmalar geçti.
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel ile MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt arasında sert söz düellosu yaşandı. Tartışmaya diğer milletvekilleri de katıldı.
Adıgüzel  Cemal Enginyurt için “ Cemal Enginyurt’un hangi gün muhalefet hangi gün iktidar tarafındasın anlayamadım” dedi. Enginyurt’ta Adıgüzel’e “- Sana yazıklar olsun ya. Sen ne yalancı bir adamsın? Yazıklar olsun sana. Sen hakikaten hiç adam değilmişsin, sana yazıklar olsun.”şekline cevap verdi.
İşte o tartışmada yaşananlar;
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Ne dedik de sataştık? Ne dedik de sataştık?
HASAN ÇİLEZ (Amasya) - "Kabul" oyunu geri al Cemal Bey ya!
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Şimdi sataşsın bana, ben de çıkayım.
BAŞKAN - Sen çok sevdiğini söyledin Sayın Enginyurt!
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; şimdi, önce şuradan başlayalım: Allah Sayın Enginyurt'u da, beni de önce insan olarak yarattı ve aslında, seçimlere bakarsanız, ikimize de muhalefet görevi verdi ama ben, Sayın Enginyurt'u seçimlerden sonra izliyorum, hangi gün muhalefet hangi gün iktidar tarafında anlayamadım. (CHP sıralarından alkışlar)
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Anlayacak kafa olacak. Sen nasıl anlayacaksın Mustafa? Anlayamazsın.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Şimdi, gelelim diğer konuya: Dedi ki… Ben doktorum, ben kendisinin de doktoruyum aynı zamanda.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yanlış konuşuyorsun ha!
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Şimdi, bu adamlık mı? Benim doktorum olduğunu söylemek adamlık mı? Olur mu bu?
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Ve ben birçok hastaya baktım, doğru. Kendi yanındaki MHP'nin ilçe yönetimi, il yönetimleri dâhil olmak üzere sayısız baktığım ve hayrını aldığım insan vardır; bunun çevresi de, kendisi de şahittir.
Şimdi, geçtiğimiz günlerde diyor ki: "Sayın Canan Kaftancıoğlu ile Sayın Adıgüzel'in -bu diyaloglardan- bir psikiyatri doktoruna gitmesi lazım." Şimdi, buradan da o cevabı size vereyim: Gördüğüm kadarıyla -hastam ama bugünlerde sağlıklı görünüyor- onun dahiliyeye değil -ben bir dahiliye doktoruyum- bir cahiliyeye muayene olmasında fayda var.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sen diplomanı iade et, iade et! Hipokrat yeminine ihanet ediyorsun sen! Ayıp ya! Sen nasıl doktorsun ya? Hipokrat yemini var!
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Sayın Başkan…
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bence cevap bile vermeyin bu üsluba Sayın Başkan. Çok ayıp oldu yani.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Enginyurt, sataşmayalım.
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Şimdi, Cumhuriyet Halk Partisinde doktor olanlar var. Hipokrat yemini de ettiniz. (AK PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Cemal Bey, bir dakika, durun.
Arkadaşlar, hatibi dinleyelim.
Buyurun.
CEMAL ENGİNYURT (Devamla) - Hipokrat yemini de ettiniz; bu mu karşılığı, bu mu? (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MUSTAFA DEMİR (İstanbul) - Helal olsun!
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bravo!
CEMAL ENGİNYURT (Devamla) - Şimdi, bu, insanlık mı?
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - CHP'lilik doktoru da geçiyor!
CEMAL ENGİNYURT (Devamla) - Aynı insan olarak mı yaratıldık, aynı insan olarak mı yaratıldık? Benim senin hastan olmam mahremiyetinde değil miydi?
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Ayıp! Ayıp!
CEMAL ENGİNYURT (Devamla) - Bunu saklaman gerekmiyor muydu? Bunun için yemin etmemiş miydin? (MHP sıralarından alkışlar)
Dolayısıyla, ben Adalet ve Kalkınma Partisiyle kurulmuş olan Cumhur İttifakı'nın bir paydaşıyım. Ben, Sayın Cumhurbaşkanının seçilmesinde mücadele etmiş -AK PARTİ'li Ordulu arkadaşlarım, hakkını helal etsin onlardan da daha fazla çalışmış bir milletvekiliyim- ama bazı zaman gördüğüm yanlışları ve eksikleri ifade etmem Adalet ve Kalkınma Partisine muhalif olmam anlamına gelmez. Ben, Adalet ve Kalkınma Partisini kendime rakip görmüyorum. Ben, birlik ve beraberlik içerisinde görüyor ama bazen de sokağın sesi olarak uyarma ihtiyacı hissediyorum ve ben inanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı da Adalet ve Kalkınma Partisinin Bakanları da beni dikkate alıyor ve bu konuda hassasiyet gösteriyorlar ama sen hayatın boyunca dikkate alınmayacaksın.
Hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, ne oldu yine?
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Hipokrat yeminini bir anlat.
BAŞKAN - Sayın Adıgüzel Toparlayalım.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Şimdi, Sayın Başkan, önce kendi vekilinizin bir özetini çıkarayım. Bakın, değerli arkadaşlarım, Sayın Başkan…
BAŞKAN - Bir dakika.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Kendisi televizyon kanallarında -burada televizyon kanalarının isimlerini sıralamayacağım- defaatle benim kendisinin doktoru olduğumu ve bunun üzerinden defaatle söylemde bulundu, ben hiçbir şey demedim.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Doktor söylemez.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Ayıp, ayıp.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Bugün de kendisiyle ilgili söylediğim sözlerde tıbbi hiçbir bilgi, detay yok sadece benim hastamdır dedim, o fazlasına da söyledi.
ÜMİT YILMAZ (Düzce) - Tabipler Birliğinin sizi odalarından ihraç etmesi lazım.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Bunu, özellikle söylemek istiyorum ve konuyu özünden saptırmamanız için ben 25 TL fındık fiyatı isterken kendisi 20 TL telaffuz ediyordu. Ben, Toprak Mahsulleri Ofisi, üreticiden yaptığı kârı üreticiye dağıtsın derken burada biraz önce söylediği gibi bunu çok görüyordu, üreticiye çok görüyordu. Şimdi, 24 TL'ye doğru yaklaştı.
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Sana yazıklar olsun ya. Sen ne yalancı bir adamsın? Yazıklar olsun sana. Sen hakikaten hiç adam değilmişsin, sana yazıklar olsun.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Eğer kendisi 25-26 TL diyecekse ben 30 demeye de hazırım. O yüzden, fındık mevzunu daha fazla dağıtmayın. Ben, Milliyetçi Hareket Partisi vekillerinden halkın yanındalar mı yoksa bu kartelin yanındalar mı onu görmek istiyorum.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Peki, teşekkür ederiz.
CEMAL ENGİNYURT (Ordu) - Senin yaptıklarını anlatırım da arkadaşlara ayıp olur, grubuna ayıp olur, grubundaki arkadaşlara ayıp olur.