Bahtiyar: Belediyenin borçunu kapıya asın

Perşembe Belediye Başkanı Kemal Bahtiyar, belediyeyi borçlu bıraktı iddialarına sosyal medya hesabından cevap verdi. Bahtiyar, “Perşembe Belediyesi’nin borç tablosunu belediye binasının kapısına asınız” dedi.
Bahtiyar sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı;

Köşeme çekilip etliye sütlüye karışmayayım istiyorum, ama bana atılan iftiralar inanın kargaları bile güldürür.
Beş yıl yaptığım belediye başkanlığı süresince bir sürü iftira attınız, ve kazandınız .Hayırlı olsun.Konuşmak istemiyorum ama mecbur bırakıyorsunuz.
Şu anda belediye başkanı değilim tüm bilgiler belgeler elinizde dokunulmazlığımda yok .Artık iftira atacağınıza yalan yanlış konuşup algı operasyonu yapacağınıza devletin savcısı var ,hakimi var gereğini yapsanıza. Yapamazsınız çünkü olmayan şey için ne yapacaksınız .Hiç kimse kendi bekası için topluma yanlış bilgi vermesin. Daha belediye meçlisinin ilk toplantısında gerçeği çarpıtarak belediye borç batağındaymış intibası verilerek mağduriyet edebiyatı yapılarak gelecekte kendimi nasıl kurtarırım planları yapılmaktadır.
Halbuki tüm bilgi ve belgeler elinizde belediyenin son mali durumunu gösterir imzalı belgeyi belediyenin kapısına asabilirdiniz .
inşallah kısa sürede asarsınız da halkımız gerçeği görür ve anlar. Belediyenin kasasına girmeyen paraları borçmuş gibi göstermek suretiyle geleceğinizi kurtaramazsınız. Ben beş yıllık görev sürem boyunca ne iller bankasından nebde herhangi bir bankadan kuruş para kullanmadım. Aksine Perşembe, Medreseönü, Kırlı belediyelerinin yapmış oldukları dört milyona yakın borçlarını ödedim Sayın Perşembeli kardeşlerimden şunu istirham ediyorum. Belediyeye gidiniz Gerçek borç ne kadar nereye borç var.Hangi firmalara ne kadar borç var öğreniniz. Bunu sözle değil ayrıntısıyla yazılı olarak isteyiniz. Böylece gerçeği öğreniniz Burası bir hukuk devletidir kişilerin bunu öğrenmeye bilmeye hakkı vardır. Değerli kardeşlerim Perşembe Belediyesinin gerçek borcu bir tv programında anlattığım gibi şöyledir.
Sadece bir personele o da yeni emekli olduğu için yüz bin tl dir.Maalesef bu para bile belediye meçlisinde 100.milyar diye okunup telaffuz edilmiştir. İkincisi piyasaya olan akaryakıt, araç bakım ücreti, araç kira ücreti, hazır beton alım ücreti vs. gibi toplam borç. 1 milyon yüzelli bin liradır. Olayın aslı budur. Diğerleri ise devletin devlete olan SSK, Maliye ve Dokap gibi  kuruluşlara olan pirim ve vergi borçlarıdır.Bu borçlarda devlet tarafından taksitlendirilmistir.Ayrıca birde sokak aydınlatmalarından dolayı Yedaş’a olan borçlar vardır. Kısaca devletin devlete olan bu borçların miktarı on üç milyon liradır.
son olarak şunu da belirtmek istiyorum. Ben perşembe de Büyükşehir kanunundan sonra belediye başkanı olmuş biriyim. Bu ne demektir devlet büyükşehir belediyesi olmadan önce Perşembe Belediyesine bir ekmek veriyordu ve Perşembe Belediyesinin 8 mahallesine bunu bölüştür diyordu.
Daha sonra Büyükşehir olunca yani ben belediye başkanı olunca bana bir ekmeğin yarısını verdi ve bana bu ekmeği 54.mahalleye bölüştür dedi .Herhalde ne demek istediğimi anladınız ben de yarım ekmeği 54 mahalleye bölüşürdüm.
Sonuç ne oldu herkes ben doymadım diye tepki verdi.Netice olarak bu bilgileri sizlerle paylaşmak mecburiyetinde kaldım ancak inanıyorum ki iyi niyetli olmayan kişiler yine eleştirilerine tenkitlerine iftiralarına devam edeceklerdir.
Onları ALLAHA.C.C.Havale ediyorum. Onların amaçlarını gayelerini biliyorum ve şu şekilde açıklıyorum. Bir gün kuzu ırmağın kenarında su içiyormuş kurt gelmiş seni yiyeceğim demiş kuzu ben ne yaptım ne suç işledim de beni yiyeceksin demiş kurt ırmağı bulandırdın demiş kuzu ise bak ırmak tertemiz demiş ben bulandırmadım demiş bu defa kurt şimdi değil geçen yıl su içerken bulandırdın demiş bu defa kuzu ben geçen yıl dünyada yoktum ki ben daha üç aylıklım demiş bu defa kurt sen ne dersen de ne söylersen söyle benim amacım seni yemek demiş.
Maalesef bazı insanlara ne anlatırsan anlat ne söylersen söyle doğruları da söylesen yine onlar iftiralarına yalanlarına devam edeceklerdir. Sonuçta neden böyle oluyor diye düşündüm ve şu kanaate vardım. Ben meyhaneye gitmem kahvehaneye gitmem içki içmem kumar oynamam uygunsuz sözler söylemem uygunsuz şakalar yapmam seviyesiz konuşmayı ve hareketi sevmem ciddiyeti ciddi olmayı severim. Elimden geldiğince ibadetimi yapar ALLAHIN.C.C.emirleri doğrultusunda hareket etmeye ve yaşamaya çalışırım. Galiba üzerime bu yüzden geliniyor ve iftira atılıyor. Peygamber efendimiz a.s.m.bir hadisinde Dünya mü'minin zindanı, münafıkken, cennetidir buyurmaktadır. Zamanınızı aldım Hakkınızı helal ediniz. ALLAHA.C.C.Emanet olunuz.