CHP KATILMADI

TAKİP ET

Ordu’da Cumhuriyet Halk Partisi   15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde Atatürk Anıtına çelenk bırakıldı.

CHP genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun başkanlığında bir grup partili üzerinde ‘249 şehidimiz ve gazilerimizin anısına’ yazılı çelen ki Atatürk Anıtına bırakarak saygı duruşunda bulundular.

CHP İl  Başkanı Av. Atila Şahin, etkinliklere katılamayacaklarını söyledi.

Şahin’in açıklaması şöyle;

Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun meclistede konuşma yapacağı düşüncesi ile
bugün üçüncü kez programı değiştirip sadece Meclis başkanı ve Erdoğanın konuşma yapacağı şekle getirilen kutlama programına katılmayacağız. 
Türkiye’de demokrasi ve siyaset kültürü Cumhuriyet tarihi boyunca gerçekleştirilen darbeler nedeniyle ağır zarar görmüştür., Cumhuriyetin kurucu partisi, çok partili yaşama geçişin ve demokrasinin mimarı olan Cumhuriyet Halk Partisi her dönemde, her türlü darbenin karşısındadır. 
“Cumhuriyet tarihi boyunca her darbeden en büyük zararı görenler yaşama soldan bakan yurttaşlar, en çok zararı gören siyasi parti ise Cumhuriyet Halk Partisi ve mensupları olmuştur. Bu nedenle darbeleri ve darbelerin sonuçlarını iyi biliriz. Her darbe döneminde olduğu gibi, 15 Temmuz’da da darbe girişiminin ilk dakikalarından itibaren başta Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere, tüm parti örgütlerimizle birlikte 15 Temmuz darbe girişiminin karşısında olduk, bundan sonra da aynı duruşumuzu sürdüreceğiz” Bugün Cumhuriyet Halk Partisi olarak Atatürk anıtına 249 Şehidimiz ve Gazilerimiz adına Çelenk sunduk, gönül isterdi ki diğer milli bayramlarda olduğu gibi tüm partilerimiz aynı hassasiyeti göstersin. Ancak gelinen noktada adını 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü ilan ettiğimiz bu günde Mecliste yapılan ayrımların bugünün anlamına aykırı olduğunu düşünüyorum. 
15 Temmuz 2016 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde örgütlenen FETÖ mensuplarının gerçekleştirdiği darbe girişimi, ülkemizin kurtarıcısı olan Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyeti yıkmaya, demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik aşağılık bir saldırıdır. “Cumhuriyetimize ve demokrasimize yönelik her türlü saldırının karşısında, milletimizle birlikte dimdik ayakta durup, mücadele etmeye devam edeceğiz” 
Askeri darbelerin olduğu kadar, sivil darbelerin de karşısındayız.“Dün olduğu gibi bugün de hem darbecilere hem de darbeleri fırsatçılığa çevirip kendi çıkarı için kullanan güç odaklarına karşı mücadelemizi aralıksız sürdüreceğiz. 
15 Temmuz öncesinde başlayan sivil darbe süreci, darbe girişimini de fırsata çevirerek, 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL ile sürdürülüyor. OHAL ve Kanun Hükmünde Kararname düzeni ile demokratik sistemin tüm kanalları kapatılmış durumdadır. FETÖ ile mücadele muhaliflere karşı sürdürülen baskıların kılıfı haline getirildi.
Bu süreçte yaşanılan hukuksuz uygulamalara karşı yükselen milyonların “adalet “ talebi ise yok sayılmaya, etkisizleştirilmeye, çarpıtılmaya çalışıldı.
Türkiye’nin gerçekten demokratik, özgür, eşit ve kardeşçe yaşanabilecek bir ülke haline gelebilmesi askeri ve sivil darbelerle tam olarak hesaplaşmasıyla mümkündür
OHAL bahane edilerek işçi ve emekçilerin en temel demokratik hakları olan grev yasakları kaldırılmalıdır. Çünkü bu ülke için üreten işçiler terörist değil, hak arama yöntemi olan grev de tehdit değil anayasal haktır. 
Demokratik siyasetin önü açılmalı, tutuklu milletvekilleri ve gazeteciler serbest bırakılmalıdır.
Düşünce, ifade ve basın özgürlüğünün önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır
15 Temmuz darbe girişimi diğer darbeler gibi, tarihimizin bir kara lekesidir., 15 Temmuz’u diğer darbelerden farklı kılan tek unsur sivil halkın canını hiçe sayarak Atatürkçü, Cumhuriyetçi, demokrasiden yana olan güvenlik güçleriyle birlikte darbecilere karşı koymasıdır. “Halkımız güvenlik güçlerimizle birlikte darbe girişimine ve darbecilere karşı onurlu ve dirayetli bir duruş sergilemiş, bu duruş sayesinde darbeciler hain amaçlarına ulaşamamıştır. Bu noktada 15 Temmuz için hazırlanan pankartlarla ilgili birkaç söz söylemek gerekmektedir. 15 Temmuz ile ilgili sergilenen pankartlarda adeta Türk askerini halkın düşmanı Fetö mensupları gibi gösteren, ya da böyle bir algı yaratan afişlerin hazırlanması Türk halkı tarafından kabul görmemektedir. Türk milletinin bağrından çıkmış Türk Silahlı Kuvvetleri tarih boyunca milletiyle karşı karşıya değil, yan yana olmuş ve olmaya da devam edecektir.
Atatürk ilke ve devrimlerini benimsemiş, Cumhuriyete ve demokrasiye bağlı asker ve polislerin darbecilere karşı direnişi çok önemlidir., “Başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana vatanımızın birliği ve bütünlüğü uğruna görev yaparken teröre kurban verdiğimiz şehitlerimizi ve 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı çıkarken şehit edilen güvenlik güçlerimizi ve yurttaşlarımızı rahmetle anıyor, şehitlerimizin ve gazilerimizin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.