Muhtar Adayı Yılmaz: Şehir merkezleri boşalıyor

Altınordu Yeni Mahalle Muhtar Adayı Şenol Yılmaz, seçmenin şehri terk etmesiyle birlikte Altınordu’nun içinin boşaldığını söyledi.

Seçmenin kayıtlarını şehir merkezi yerine köylere aldığını belirten Yılmaz, “Altınordu’da önemli bir oran seçmenin dışarı gittiğine tanık oluyoruz. Eskiden köy dediğimiz yerlerde muhtar seçimleri için seçmen kayıtlarını taşıyor”dedi.

Yılmaz konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı;

 “Geçmiş dönemlerde hiç de şahit olmadığımız bir durumla karşı karşıyayız. Elbette demokratik bir ülkede yaşıyoruz; demokrasinin gereği ve anayasamızın bizlere tanıdığı haklar doğrultusunda da seçme ve seçilme hakkına sahip bireyleriz. Ancak bu dönem şunu gördük ki; özellikle muhtar adaylıkları konusunda mahallelere dönüşen köylerimizde muhtar adaylıkları konusunda büyük bir çekişmeye şahit oluyoruz. Yılın büyük bir bölümünü Altınordu ilçemizde geçiren vatandaşlarımız akraba, eş dost ricası ve baskısıyla nüfus kayıtlarını taşımak suretiyle adeta Altınordu’nun içine boşaltmışlardır. Elbette mevcut yasalar ve yönetmelikler doğrultusunda vatandaşlarımız bu demokratik haklarını kullanmışlardır. Ancak Altınordu’nun geneline baktığımızda neredeyse 30-35 bin civarında bir nüfus merkez ilçemiz Altınordu’dan göç etmiş gözüküyor. Bu durum ne yazık ki hizmet beklediğimiz yerel yönetimlerimize ekonomik anlamda büyük bir darbe vuracaktır. İller Bankası tarafından nüfus başına tahsis edilen ödenekleri göz önüne aldığımızda belki ilçelere katkı sunacak ama 31 Mart’tan sonra bu seçmen nüfuslarının tekrar Altınordu’ya dönüş yapmasının ardından büyük bir ekonomik kayıp olacağı gibi, nüfusunu taşımayanlara da haksızlığın en büyüğü yapılacaktır. Evet nüfus taşınan mahallelerde (eski köylerde) çetin bir muhtarlık mücadelesi olacak. Bugün Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde nasıl ki aşiretler arasında bir mücadele ve yarış varsa; ne yazık ki bu gelenek bizim buralara da sirayet edecektir. Hısım, akraba, eş dost veya rica minnetle yapılacak bir muhtarlık seçiminin sonunda ben şahsen ortaya çok sağlıklı bir durum çıkacağını düşünmüyorum. Eğer bu konuda önlem alınmaz ise; hem 31 Mart öncesi, hem de sonrasında bunun olumsuz yansımalarına hep birlikte şahit olacağız. Her gün halkın içerisindeyiz; kulağımıza bu konuda çok da hoş olmayan söylemler geliyor. Tehdit, baskı ve daha birçok olumsuzluk ne yazık ki birçok yerde baş göstermiş durumda. Burada gerek yerel yönetimler, gerekse seçim kurulu ve nüfus müdürlükleri, mevcut muhtarlarımız bu işi daha sağlıklı bir zemine oturtmak için çaba sarf edebilirlerdi. Ancak geç kalınmış olmakla birlikte seçime henüz iki ayın üzerinde bir zaman varken bu konuda yeni bir düzenleme ve adım atılabilir. Öyle umuyorum ki; benim düşüncelerimi, endişelerimi çok sayıda vatandaşımız ve muhtar adaylarımızdan birçoğu da duyuyordur. İnşallah bu konuda yetkililerce gerekli adımlar atılır” dedi.