Pandemi Çocukları

TAKİP ET

 Şeyma Yanık/ Psikolog
Herkes için olamasa bile uzun zaman sonra okul zili çaldı. Mini mini birler okulla tanıştı. Çocuklarımız malesef ki oyun oynamaları, sosyalleşmeleri gereken bir dönemde eve tıkıldı. Öyle bir dönem ki  büyümeye, mezun olmaya,iş bulmaya ya da yuva kurmaya korkar olduk. Ne kadar yok saymaya, geçer diye gün atlatmaya  çalışsak da uzun bir süre hayatımızda olacak ki görünüyor covid-19.
Hepimiz maddi, manevi, fiziksel ve ruhsal olarak pandemiden fazlaca etkilendik. Ama bir grup var ki 6-12 yaş; onlar hepimizden fazla etkilendi bu süreçten. 6-12 yaş, psikoloji de gelişim basamaklarının 4.evresini oluşturur. Bu evrenin özelliği; üretkenlik karşısında küçük görülmedir. Okul öncesi ve ilkokul çağını kapsayan bu döneme “latent dönem” de denir. Freud’un psikoseksüel gelişim basamaklarına göre bu latent dönem çocukların bilişsel, psikomotor, sosyal ve cinsel açıdan önemli olan okul dönemini kapsar. Bu dönemde çocukların ödev, okul, öğretmen gibi farklı uğraşları olduğu için cinsellik ön planda değildir. Kız ve erkekler ayrışmaya ayrı oyunlar kurmaya başlar.Cinsiyetlere uygun davranışları akranları sayesinde öğrenmeye çalışırlar. Erikson’un kişilik kuramına göre bu dönemde sosyal açıdan başarı-başarısızlık olarak adlandırılır. Gelişim görevi olarak çocuktan okula gitmesi ve buna karşılık başarılı olması beklenir. Cocuk beklenilen  başarıyı sağlayamazsa kendini beceriksiz, başarısız hisseder. Aile çocuğa bu olumsuz duyguları hissettirirse bu başarısızlık durumu kendini küçük görmeye kadar gider. Bu dönem başarılı geçerse özerklik duygusu; başarısız geçerse de kimlik karmaşası ve aşağılık duygusu oluşur.
Düşünün ki sosyalleşmenin ve okulun önemli olduğu bir dönemde çocuklar evde kalmak zorunda. Akranları ile vakit geçirmeleri, kendilerini keşfetmeleri gerek bir dönemde ebeveynleriyle evde kalmaları gerekiyor. Evet, durum böyle ama umutsuzluğa kapılmaya karalar bağlamaya da gerek yok. Unutmayın ki her şey bizim elimizde. Bu pandemi döneminden çocuklarımızın ruhsal olarak sağlıklı çıkmalarını sağlayabiliriz. Bunun için ilk adım olarak bu süreci normallize etmeliyiz ve uyum sağlamayı öğrenmeliyiz. 2. adım olarak çocuğumuzun yaşına ve bilgi birikimine göre oyunlar,etkinlikler yapmalıyız. Burada bir ebeveyn gibi değil; bir akran gibi davranmak önemlidir. Oyunların ve etkinliklerin düşündüğünüz gibi kutu oyunları, para ile alınan etkinliler olmasına gerek yok. Hatta olmazsa ve üretilirse daha faydalı olur. Burada bir kaç önerim olacak size. Bunlardan ilki; nesne tahmini oyunu. Bu oyun için gözlerimizi bir kumaş yardımıyla bağlayıp farklı kullanıp alanları olan nesnelere dokunarak bunları tahmin etmeye çalışırız. Eğer çocuğumuz nesneyi tanımakta güçlük çekerse işlevi ve kullanım alanlarıyla ilgili küçük ipuçları verebiliriz. Çocuğunuzun kelime hazinesini geliştirmek için kelime türetmece, dikkatini ölçmek için “evet-hayır oyunu”; hayal gücünü geliştirmek için de hikâye anlatma oyunu oynayabilirsiniz.
Bir dünya haritası çizebilir ve ülklerin yerlerini tahmin edebilirsiniz. Aynı kitabı okuyabilir; kitap üzerine sohbet edebilirsiniz. Bu etkinlik çocuğunuzun muhakeme yeteneğini geliştirir. Akranlarıyla oyun oynaması için de teknolojiden faydalanılabilir. Bilgisayar ya da telefon yardımıyla görüntülü sohbet ederken oyunlar oynanabilir.
Oyun ve etkinliklerin yanında çocuklarınızın size yardım etmesini sağlamak da hem çocuğun kendini başarılı hissetmesini sağlar hem de aranızdaki bağı güçlendirir. Birlikte yemek yapmak, film izlemek, çiçek sulamak, ufak etkinlikler yapmak size ve çocuğunuza iyi gelecektir.Tabi bu süreç uzun ve yorucu olduğu için  bunlar da bir süre sonra sıkıcı gelecek; ev dışı aktiviteler yapılmak istenecektir. Bu durumlarda da kalabalık olmayan ortamlarda maske ve sosyal mesafeye dikkat edilerek nefes almakta fayda var. Uzaktan eğitim içinde çocuklarınızı motive etmek; dersteyken onları rahatsız etmemek ve sınıf ortamı yaratmaya çalışmak çok önemlidir. Bu zorlu süreç de bitecek ve güzel, sağlıklı günler gelecek.