Başkan Güler, Turizm, Tarım, Teknoloji ve Enerjiye yoğunlaştı

TAKİP ET

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, klasik belediye hizmetlerinin yanı sıra Ordu’da turizm, tarım, enerji ve teknoloji konularında yoğunlaşıyor. Güler, “Ordu’yu büyütmek için büyük düşünüyoruz” dedi.
Ordu’nun geleceğini nitelikli tarım ve çağdaş turizmde gören Güler, “Düşünen Ordu, Üreten Ordu, Yarışan Ordu” sloganı ile kentte yeni vizyonlar katıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde Ordu’nun önemli sorunlarına neşter vuran Güler, Dere Yolu’nun da mimarı olarak biliniyor.
Belediyenin asli görevleri olan yol, su, atık yönetimi gibi alanlar dışında tarım ve turizm alanında reform niteliğinde projeleri hayata geçirmek için çalışmalarını sürdüren Başkan Hilmi Güler, “Kalkınmanın temel unsuru tarımdır ve biz de tarım alanında bir reform yapmak istiyoruz. Son yıllarda Doğu Karadeniz’de turizm sektörü büyüyor. Biz mevcut pastadan pay almak yerine pastayı büyütmeyi hedefledik.
 
Enerji, teknoloji, tarım, turizm, alanlarında Ordu’nun ekonomik ve sosyal dengesini bir üst seviyeye çıkarmayı amaçlıyoruz. Ancak genel hatlarıyla bakıldığında Ordu’nun geleceğini nitelikli tarım ve çağdaş turizmde görüyorum. Belediyecilik denince akla, asfalt, kaldırım, çöp toplama gibi işler gelir. Bunlar belediyelerin asli görevi. Biz bunu en iyi şekilde yapıyoruz ancak bunların dışına çıkmak istiyoruz. Çünkü gerek belediye kanun ve yönetmeliklerinde gerekse belediye görev tanımında; ‘ekonomik ve sosyal kalkınma hizmetleri’ ibaresi vardır. Biz bu kavramları harekete geçirdik. Büyükşehir Belediye Başkanı seçilince ilk olarak ana felsefemizi ve vizyonumuzu, ‘Düşünen Ordu, Üreten Ordu, Yarışan Ordu’ olarak belirledik. Bunun için önce zihniyet değişimini ön plana aldık ve insanımızı düşünmeye, üretmeye ve yarışmaya teşvik ettik. Öncelikle insanımızı kırsal kesimde hayvancılığa, et-süt üretimine, eko-turizme yönlendirmek ve teşvik etmek için projeler uygulamaya başladık. Hızlıca nitelikli tarım için ORTAR, çağdaş turizm faaliyetleri için ORTUR, yazılım ve teknoloji için ORYAZ, enerji ve altyapı için OREN şirketini kurduk. Gelir getirecek tarım ürünlerinin sayısını artırmak, kırsal alanda yaşayan vatandaşlarımızı tarım üretimine yönlendirmek için projelerimizi uygulamaya başladık. Kalkınmanın temel unsuru tarımdır ve biz de tarım alanında bir reform yapmak istiyoruz.
 
Son yıllarda Doğu Karadeniz’de turizm sektörü büyüyor. Biz mevcut pastadan pay almak yerine pastayı büyütmeyi hedefledik. Turizm denilince ilk akla gelen deniz olgusunun dışına çıkmayı hedefledik. Turizmi sadece yaz dönemine sıkışmış 1-2 aylık süreye değil, yılın 12 ayına yaymayı hedefliyoruz. Bu düşünceyle sloganımızı ‘3 Ay Değil 12 Ay Ordu’, ‘Orduyu 4 Mevsim Yaşayın’ olarak belirledik. Bundan sonraki süreçte de kış turizmi, doğa turizmi ve eko turizme yönelik konseptlere ağırlık vermeye devam edeceğiz. Karadeniz Bölgesi’nde uçsuz bucaksız ormanları, bol oksijenli yaylalarının yanı sıra dereleri, yöresel organik lezzetleri ve eko-turizmin en güzel yaşanabileceği bir yer olan Ordu’nun birkaç yıl sonra turizmin en gözde yaşandığı şehirlerden biri haline geleceğini söyleyebilirim.
 
 Bizim uyguladığımız nitelikli tarım ve çağdaş turizm projelerindeki asıl amaç, bölge insanının doğduğu yerde doymasıdır. Doğduğu yerde doyan bir Karadenizli profili ortaya çıkarmak istiyoruz. Göçü önlemek istiyoruz aslında. Esas hedef budur. Yıllarca hep göç etmişiz, sonra yanık gurbet türküleri söylüyoruz. Şimdi türkülerimizi Ordu’da söyleyeceğiz. Aynı zamanda köy-şehir entegrasyonu oluşturmak, Almanya, Hollanda köy modelleri ortaya çıkarmak istiyoruz. Köy-şehir entegrasyonu turizm ile birleştiği zaman Doğu Karadeniz bambaşka hale gelir.
 
İnsanlar son 50 yıldır daha iyi yaşam bulmak umuduyla yüksek ve iç kesimlerden sahil bölgelerine ya da il dışına göç etmişti. Köylerde nüfus azalmıştı. Fındık bahçeleri 11 ay boş kalıyordu. Bu durum ekonomik ve sosyal durumu olumsuz etkilemişti. Bu durumu tersine çevirmek, nüfusu tarım ve turizm projelerine yönlendirmek, nüfus dengesini kırsal alana çekmek için bir vizyon ve düşünce oluşturmak için projeler hazırladık. Ve bu projelerimizi başarı ile uygulamaya başladık.”