Karadeniz insanı için vazgeçilmez bir ürün olan fındık, üreticisine olduğu kadar tüccarına da zorluklar yaşatıyor. Geçmişte bölgede etkin olan Rum kökenli tüccarlardan Trifonidis, ticarette yaşadığı iflasların ardından 1964 yılında Yunanistan’a göç etmeden önce dikkat çekici bir manifesto kaleme aldı.
“Fındık Manifestosu” adıyla hafızalarda yer edinen bu metinde Trifonidis, fındık ticaretinin kuralsız, öngörülmez ve riskli yönlerini çarpıcı sözlerle anlattı. Ordu’nun Altınordu ilçesinde fındık tüccarlığı yapan Yılmaz Bindaş da manifestoyu paylaşarak, “Fındık işi kolay değildir, ticaretine bulaşan adeta tedavisi olmayan bir hastalığa yakalanmış gibidir” dedi.
İşte Trifonidis’in 12 Maddelik Fındık Manifestosu:
Fındık dinsizdir.
Fındık imansızdır.
Fındık nikâhsızdır.
Fındık kitapsızdır.
Fındık namussuzdur.
“Fındık işini iyi bilirim de, yaparım da” diyen delidir.
“Fındık işinin ilerisini görürüm de, yaparım” diyen zırdelidir.
Fındığı elinde tutup satmayacak olursan, yanlış yapmış olursun.
Fındık paran kadar mal alırsan ve hesaplı gidersen zarar etmezsin.
Fındıktan korkmayan Allah’tan da korkmaz.
Fındık hakkında konuşurken başkalarını dinle fakat tatbik etme.
Fındığın alış ve satışında fazla ısrar edersen, evvela malına, sonra da canına mal olur.
Trifonidis’in sözleri, üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen bugün bile fındık piyasasının belirsizliklerini, üretici ve tüccarın yaşadığı riskleri gözler önüne seriyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: